Antioksidanlar Ve Hayatımızdaki Önemi
1 sayfadaki 1 sayfası
Antioksidanlar Ve Hayatımızdaki Önemi
Aldığımız oksijen hayatımız için çok önemli olmasının yanı sıra zaman zaman insan vücudu için tehlikeler de arz etmektedir. Vücudumuzda çeşitli nedenlerle normal biyokimyasal fonksiyonlar anormal hale gelip çevredeki molekülleri okside eder ve bu moleküller oksidan olarak adlandırılırlar.
Antioksidan denilince oksidasyonu önleyen veya geciktiren maddeler akla gelir. Bunun yanı sıra antioksidan, hücrelerde açığa çıkan ve hücreler üzerinde toksin etkisi yapan serbest oksijene karşı koyan bileşiklere verilen genel isimdir. Oksidan moleküller kanser, damarsal yapı bozuklukları, yaşlanma gibi etkiler ortaya çıkarırlar. Antioksidanlar ise bu etkileri ortadan kaldırmak için çalışırlar.
Antioksidanlar
Vücudumuzda doğal halde - glutation peroksidaz enzimi, nükleik asitler, albumin, seruloplazmin, haptoglobulin, hemopeksin süperoksit dismütaz (SOD), katalaz, glikoz6 fosfat dehidrogenaz enzimleri olarak bulunur. Bu maddeler vücutta bulunur, besin tüketimi ile alınmazlar.
Besinlerle alınan ve vücudumuzu koruyan antioksidan maddeler de şunlardır: Karotnoidler (Avitamini aktivitesi gösterir), E vitamini, C vitamini, polifenoller, Alfa Lipoik Asit, Likopen, Selenyum, Kalsiyum Koenzim Q10 ve Flavonoidler ,
Bazı Antioksidanları inceleyecek olursak;
Karoteonidler
Serbest radikallerin oluşumunu önleyen antioksidan etkiye sahip A vitamini öncülleridirler (provitamin A). Kandaki karetonid miktarı ile oksidatif hasarın önlemesi arasında kuvvetli bir ilişki vardır. Karoteneitlerin biyoyararlılığı diyetteki yağ, protein, E vitamini tarafından etkilenmektedir. Vücutta üretilmedikleri için turuncu, sarı, kırmızı renkli meyve ve sebzeler en iyi kaynaklardır.
Likopen
Karotenle aynı aileden olup domates, karpuz ve kırmızı greyfurt vb. kırmızı renkli meyvelere rengini veren kırmızı renkli bir pigmenttir. Likopen de vücudu serbest radikallerin etkilerinden korur ve özellikle antioksidan savunma sistemini güçlendirir. Yapılan çalışmalarla likopen kaynaklarından zengin beslenmenin prostat kanserini önemli ölçüde azalttığı veya böyle beslenen insanlarda prostat kanserininin daha az görüldüğü saptanmıştır. Ayrıca dejeneratif göz hastalıklarını azaltma, osteoporoza karşı koruma vb. yararları da mevcuttur.
E vitamini
E vitamini bilinen en eski antioksidandır. Serbest radikalleri yakalayarak kanser riskini azaltır, kalp ve damar hastalıkları ve iltihabi hastalıklarda etkili olur. Yağların oksitlenmesini önler ve kromozom hasarını azaltır. Fındık, ayçiçeği, yeşil yapraklı sebzeler en iyi kaynaklarıdır.
C vitamini
C vitaminin kuvvetli antioksidan etkiye sahip olduğu, yapılan çalışmalarla birçok kanser türünün engellenmesinde etkili olduğu ve DNA hasarını azatlığı görülmüştür.
Koenzim Q10
Antioksidan özelliği bulunan Koenzim Q10 tüm hücre zarlarında ve yağları taşıyan proteinlerin yapısında bulunur. Koenzim Q10’nin vücudumuzda yapılabilmesi için B6 vitaminine ihtiyaç vardır.
Kırmızı et, tavuk eti, balık, soya fasulyesi, soya yağı, ceviz, badem sebze ve meyvelerde Q10 vardır. Koenzim Q10 Kardiyomiyopati Mitokondrial Damar sertliğini azaltma gibi etkileri mevcuttur.
Selenyum
Yağ asitlerinin oksitlenmesini engeller. E vitamini etkisi gösterir fakat yüksek dozda alınması tümör büyütücü etki gösterir.
Flavonoidler
Karsinojen maddelerden vücudu korur. Sebze ve meyvelere renk veren pigmentlerin bileşikleridir.
Kalsiyum
Bağırsaklardaki yabancı maddelerin karsinojenik etkisini azaltır. Kemik ve kalın bağırsak kanseri riskini azaltır. Az yağlı süt, sert peynir, balıklar ve kurubaklagiller en iyi kaynaklardır.
Alfa lipoik Asit
Alfa lipoik asit bitki, hayvan ve insanlar tarafından yapılabilen, ayrıca dışarıdan da alınan doğal bir maddedir. Bazı enzimlerin çalışması için gerekli olduğu gibi kuvvetli bir antioksidandır. Hem suda ve hem de yağda eriyebilme özelliği nedeniyle birçok dokuya ulaşabilir..
Yapılan çalışmalarla kan şekerini regüle ettiği özellikle şeker hastalarında sinir hasarını önlediği gözlenmiştir. Ayrıca cilt sağlığını koruduğu gibi ve sinir dokusundan salınan büyüme faktörünü artırmaktadır. Alfa lipoik asit sakatatlarda brokoli ıspanak, domates, Brüksel lahanası ve yumurta sarısında vardır.
Antioksidanların hangi durumlarda kullanılmalı?
Oksidatif stresin arttığı sigara içimi, aşırı egzersiz, tozlu ortamlar, aşırı güneş ışığı, oksijen yoğun ortamlar, ilaç toksisitesi, oküler kanamalar, travmalar, kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı ve şeker hastalığının ortaya çıkardığı komplikasyonlarda antioksidan içeriği yüksek bol sebze ve meyve tüketerek antioksidanlar açısından zengin beslenme sağlanabilmektedir.
Antioksidan denilince oksidasyonu önleyen veya geciktiren maddeler akla gelir. Bunun yanı sıra antioksidan, hücrelerde açığa çıkan ve hücreler üzerinde toksin etkisi yapan serbest oksijene karşı koyan bileşiklere verilen genel isimdir. Oksidan moleküller kanser, damarsal yapı bozuklukları, yaşlanma gibi etkiler ortaya çıkarırlar. Antioksidanlar ise bu etkileri ortadan kaldırmak için çalışırlar.
Antioksidanlar
Vücudumuzda doğal halde - glutation peroksidaz enzimi, nükleik asitler, albumin, seruloplazmin, haptoglobulin, hemopeksin süperoksit dismütaz (SOD), katalaz, glikoz6 fosfat dehidrogenaz enzimleri olarak bulunur. Bu maddeler vücutta bulunur, besin tüketimi ile alınmazlar.
Besinlerle alınan ve vücudumuzu koruyan antioksidan maddeler de şunlardır: Karotnoidler (Avitamini aktivitesi gösterir), E vitamini, C vitamini, polifenoller, Alfa Lipoik Asit, Likopen, Selenyum, Kalsiyum Koenzim Q10 ve Flavonoidler ,
Bazı Antioksidanları inceleyecek olursak;
Karoteonidler
Serbest radikallerin oluşumunu önleyen antioksidan etkiye sahip A vitamini öncülleridirler (provitamin A). Kandaki karetonid miktarı ile oksidatif hasarın önlemesi arasında kuvvetli bir ilişki vardır. Karoteneitlerin biyoyararlılığı diyetteki yağ, protein, E vitamini tarafından etkilenmektedir. Vücutta üretilmedikleri için turuncu, sarı, kırmızı renkli meyve ve sebzeler en iyi kaynaklardır.
Likopen
Karotenle aynı aileden olup domates, karpuz ve kırmızı greyfurt vb. kırmızı renkli meyvelere rengini veren kırmızı renkli bir pigmenttir. Likopen de vücudu serbest radikallerin etkilerinden korur ve özellikle antioksidan savunma sistemini güçlendirir. Yapılan çalışmalarla likopen kaynaklarından zengin beslenmenin prostat kanserini önemli ölçüde azalttığı veya böyle beslenen insanlarda prostat kanserininin daha az görüldüğü saptanmıştır. Ayrıca dejeneratif göz hastalıklarını azaltma, osteoporoza karşı koruma vb. yararları da mevcuttur.
E vitamini
E vitamini bilinen en eski antioksidandır. Serbest radikalleri yakalayarak kanser riskini azaltır, kalp ve damar hastalıkları ve iltihabi hastalıklarda etkili olur. Yağların oksitlenmesini önler ve kromozom hasarını azaltır. Fındık, ayçiçeği, yeşil yapraklı sebzeler en iyi kaynaklarıdır.
C vitamini
C vitaminin kuvvetli antioksidan etkiye sahip olduğu, yapılan çalışmalarla birçok kanser türünün engellenmesinde etkili olduğu ve DNA hasarını azatlığı görülmüştür.
Koenzim Q10
Antioksidan özelliği bulunan Koenzim Q10 tüm hücre zarlarında ve yağları taşıyan proteinlerin yapısında bulunur. Koenzim Q10’nin vücudumuzda yapılabilmesi için B6 vitaminine ihtiyaç vardır.
Kırmızı et, tavuk eti, balık, soya fasulyesi, soya yağı, ceviz, badem sebze ve meyvelerde Q10 vardır. Koenzim Q10 Kardiyomiyopati Mitokondrial Damar sertliğini azaltma gibi etkileri mevcuttur.
Selenyum
Yağ asitlerinin oksitlenmesini engeller. E vitamini etkisi gösterir fakat yüksek dozda alınması tümör büyütücü etki gösterir.
Flavonoidler
Karsinojen maddelerden vücudu korur. Sebze ve meyvelere renk veren pigmentlerin bileşikleridir.
Kalsiyum
Bağırsaklardaki yabancı maddelerin karsinojenik etkisini azaltır. Kemik ve kalın bağırsak kanseri riskini azaltır. Az yağlı süt, sert peynir, balıklar ve kurubaklagiller en iyi kaynaklardır.
Alfa lipoik Asit
Alfa lipoik asit bitki, hayvan ve insanlar tarafından yapılabilen, ayrıca dışarıdan da alınan doğal bir maddedir. Bazı enzimlerin çalışması için gerekli olduğu gibi kuvvetli bir antioksidandır. Hem suda ve hem de yağda eriyebilme özelliği nedeniyle birçok dokuya ulaşabilir..
Yapılan çalışmalarla kan şekerini regüle ettiği özellikle şeker hastalarında sinir hasarını önlediği gözlenmiştir. Ayrıca cilt sağlığını koruduğu gibi ve sinir dokusundan salınan büyüme faktörünü artırmaktadır. Alfa lipoik asit sakatatlarda brokoli ıspanak, domates, Brüksel lahanası ve yumurta sarısında vardır.
Antioksidanların hangi durumlarda kullanılmalı?
Oksidatif stresin arttığı sigara içimi, aşırı egzersiz, tozlu ortamlar, aşırı güneş ışığı, oksijen yoğun ortamlar, ilaç toksisitesi, oküler kanamalar, travmalar, kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı ve şeker hastalığının ortaya çıkardığı komplikasyonlarda antioksidan içeriği yüksek bol sebze ve meyve tüketerek antioksidanlar açısından zengin beslenme sağlanabilmektedir.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz